Mic-TrAmP YöNeTiCi
Mesaj Sayısı : 349 Yaş : 30 Nerden : GüLaĞaÇ İş/Hobiler : Web site kurumu, Futbol , Pc Kayıt tarihi : 06/02/09
| Konu: Çanakkelede kayboılan bölük Ptsi Şub. 09, 2009 11:22 pm | |
| 2 Ağustos 1915 günü bir bölük asker bir ormana girdi ve bu onlarınen son görüldüğü andı. Bölüğün ismi Sandingram ,kayboldukları yerGelibolu yarımadasının Küçük Anafartalar köyü yakınlarıydı. Bukaybolmanın bir UFO olayı ile ilgili bile olduğu hakkında iddialarortaya atıldı. Şahitlerin anlattığına göre Bölüğün ormana girdiğisırada gökyüzünde 3 adet bulut görülmüş ve bunlardan biri ormanaalçalmış ve daha sonra süratle göğe yükselerek kaybolmuştu.
1998Temmuzunda ben ve Belçikalı arkadaşım Jul Snelders bu olayın geçtiğiyeri bulmaya karar verdik . Ikimizde bu ilginç olayı yeterincearaştırmıştık ve yeterli bilgiye sahiptik. GPS, haritalar vekameralarla donanmış vaziyette jipe atlayıp Anafartalar ovasındakiAzmak mezarlığına doğru yola çıktık. 1919 yılında bölgeye gelenİngilizlerin araştırma yaptıklarını ve 122 adet İngiliz askerine aitcesetlerin kalıntılarını bulduklarını biliyorduk. Cesetlerin bulunduğunokta Azmak mezarlığından Tekke tepeye doğru yaklaşık 1200 metremesafede olmalıydı.. GPS'imizn yardımıyla mesafeyi ölçerek Doğuya doğruyönelmeye başladık. 500 metre yol katetmiştikki yaşlı bir köylüyerastladık. Kendisine bu konuda bir şey bilip bilmediğini sorduk.. Hiçbir fikri yoktu, ancak yörede bulunan her insanın olduğu gibi onundaanlatacak çok şeyi vardı. 1915 Ağustosunda ninesinin erkek kardeşibulunduğumuz bölgede katırı ile giderken ağaca sırtını dayamış elindetüfeği bulunan bir İngiliz askeri görmüş.Düşman askeri ona ateş etmemişve oda Küçük Anafartalar'a gidip bütün köy halkına gördüğünüanlatmış.Yaşlı köylünün anlattığına göre, ninesi ve bütün köy halkıderhal köyü terketmişler, hatta ninesi pişirmekte olduğu tavuğu bileocakta bırakmış.Yaşlı köylü, İngiliz askerlerinin gentilmen olduğunu vehiç bir zaman sivillere ateş etmediğini söyledi. Ayrıca daha fazlabilgi için Küçük Anafartalar köyünden Çakal Ahmet ile görüşmemizisağlık verdi.Çakal Ahmet doksan küsür yaşındaymış ve savaş sırasındaçocuk olmasına rağmen bu konularda hatıraları tazeymiş.
Çocuk asker Köylübizi ,Türk askerlerinin topluca gömülü olduğu başka bir mezaragötürebileceğini söyledi. Onu da jipe aldık ve Kuzeye yöneldik. Kireçtepe eteklerinde bir çok devrilmiş mezar taşının bulunduğu bir alanageldik. Burası muhtemelen Ağustos savaşları sırasında şehit düşmüş türkaskerlerinin alelacele gömülüp daha sonra unutuldukları bir mezarlıktı.Yarımadada buna benzer başka bir yerin daha olduğunu zannetmiyorum.Birçok resim çektikten sonra köylüye teşekkür ettik ve Çakal Ahmet'ibulmak üzere Küçük Anafartalar 'a gittik. Köyün kahvesinde oturup çayve muhabbet den sonra Çakal Ahmet'i sorduk, hemen gençlerden biri koşupkendidisini çağırmaya gitti. On dakikalık bir bekleyişten sonra ÇakalAhmet geldi ve kahvenin merkezi bir yerinde yerini aldı. Kendisininelini öptükten sonra sorularımıza başladık. Çakal Ahmet , savaşsırasında bir düşman birliğinin yolunu şaşırarak kendi bölgelerinigeçerek Türk bölgesine girdiklerini ve bizimkiler tarafından hepsininöldürüldüğünü duyduğunu anlattı. Kendi tecrübesiyle konuyu bağladığıbir hikayesi vardı. O aylarda çok yağmur yağdığını ve şişmiş düşmancesetlerinin tarlalarda yüzdüğünü ve onların da çocuk olduklarındancesetlerin üzerlerine basarak bir tarladan öbürüne geçetiklerinianlattı. Bu noktanın neresi olduğunu sorduğumuzda Azmak yönünügöstererk yanındaki köylülere tarif etti. Köylülerden ikisi tarifedilen bölgeye bizi götürmeye gönüllü oldu.Hep birlikte arabaya atladıkve savaş zamanındada yamaçları siper olarak kullanılan kurumuş dereyataklarından ilerleyerek Çakal Ahmet'in tarif ettiği iki dereyatağının birleştiği noktaya geldik. Bulunduğumuz nokta 1919 da kiaraştırmacı İngilizlerin çizmiş olduğu haritaya da uygundu. Bu noktayıGPS'imize işledik.Çevrede, diğer birlikllerden askerlerin tarifettiklerine uyan küçük hasat evleri de vardı. Çevrede çok miktardakurşun ve matara kalıntıları gibi şeyler vardı biraz daha vakitgeçirsek ve çevreyi araştırsak kemik kalıntıları bile bulabileceğimizeemindik. Elimizdeki Nigel Steel'in yazmış olduğu kitapta İngiilizaskerlerinin günlüklerinden bölümler vardı. Bir askerin günlüğünde şunotlar düşülmüştü:
" Öğleden sonra 4 sularında hücumageçeceğimiz söylendi. Siperlerimizden çıktık ve kurşun yağmuru altındailerlemeye başladık. Üzülerek bildiriyorumki bu hücum tam birbaşarısızlıkla sonuçlandı.Çok kişi öldü Önümüzde tahminimizden daha çokTürk vardı. Önümüzde bizim çiftliğin tarlalarına benzeyen sadece dahaküçük boyutlarda tarlalar ve küçük çiftlik evleri vardı. Tarlalarınçevereleri yüksek duvarlarla çevriliydi ve hendekler kazılmıştı. Bu,bizim küçük partilere bölünmemize sebep oldu ve çok zayiata mal oldu.Bütün bölükten sadece 384 kişi ve 4 subay kalmıştık. Diğerlerini nereyekaybolduğunu düşünmek bile istemiyordum. Hepsi ölmüş olamazdı herhaldebir kısmı esir alınmıştı. En son Alec ve ve Frank amcayı gördüğümdearkamdaki tarladaydılar. Türk makinalı tüfeği ateş kusuyordu, akşamakadar karşılıklı ateş ettik. Kendimi aniden Norfolk'tan 40 kişi ve 4diğer bölükle birlite buldum. Saat 9 cıvarında Türkler sol cenahageçtiler ve daha çok askerimizi öldürdüler, bir yandanda önümüzdekitarlaları ateşe verdiler ve bizi geri püskürttüler. Ben, daha geridebaşka bir noktada sipere girdim. Türkler bu sefer sağımdan ilerledilerve dahada geriye dönmek zorunda kaldık."
Olayın aslı şöylegelişmiştir: Sandringham bölüğü, İngiltere Kıralının Sandringhammalikanesinin müstahdeminden oluşan bir bölüktür. Hayatları boyuncakahyalık, bahçıvanlık, ahçılık yapmış sivil ruhlu bir takım hizmetkarınalelacele hazırlanıp cepheye sürülmesinin doğal sonucu olarak vekendilerini krala yakın hizmet etmenin verdiği gururla acemice diğerbütün bölüklerden ayrı olarak öne atılıp Türk keskin nişancılarının tamortasına düşmüş olmalarıdır. Olay 12 Ağustos günü Anafartalar savaşlarısırasında cereyan etmiş ve bölük Türkler tarafından çok kısa süren birçarpışma sonucu birkaç kişi hariç tümüyle imha edilmiş ve neticedeolayın geçtiği yerdeki ormanlık alanda yangın çıkmıştır.
Dahasonra Kral, hizmetkarlarından oluşan bu birliğe ne olduğunu IanHamilton'a defalarca sormuş ve tatminkar bir cevap alamamıştır. Bubölük hakkında zaman içinde buluta girip yokolma türünden efsanevihikayeler üretilmiş, zamanın medyatik bir olayı haline gelmiştir. | |
|